Fransa Nijer soykırımının hesabını verecek

Fransa 1899’da başlayan Nijers oykırımı konusunda resmen hesap vermesi ve özür dilemesi için baskı altında

Fransa Nijer soykırımının hesabını verecek

18 Temuz 2025

Emmanuel Macron’un Fransız hükümeti sömürge döneminde Nijer’deki soykırımına ilişkin diyaloğa açık olduğunu ancak sorumluluğu kabul etmediğini belirtiyor. 1884 Berin Afrika Konferansı’nda kıtanın Avrupa ülkeleri arasında paylaşımı ardından Nijer’i Batı Afrika sömürge portföyüne dahil etme çabaları kapsamında askerlerinin köyleri yakıp kültürel eserleri yağmalamasının üzerinden bir asırdan fazla zaman geçti. Nijer ise yaptıklarından dolayı hesap vermesini istiyor.

Fransa olası bir tazminat konusunda istekli olduğunu belirtti, ancak henüz sorumluluğu kabul etmedi. 19 Haziran tarihli yanıt, Afrika’daki en şiddetli sömürge harekâtlarından biri olan 1899 Mission Afrique Centrale (MAC) mağdurlarının torunlarını temsil eden dört Nijerli topluluğun şikayeti üzerinde çalışan bir BM özel raportörünün iki ay önce yazdığı bir mektuba verildi.

Fransa o dönemde yaşanan vahşetin farkında olmasına rağmen, hiçbir MAC görevlisi bu suçlardan sorumlu tutulmadı. Fransa, etkilenen topluluklara uygulanan vahşeti resmi bir soruşturma yürütmedi veya kabul etmedi.

1899’da Fransız subaylar, komutaları altındaki Afrikalı askerlere tirailleur adı verilen birlikler aracılığıyla günümüz Nijeri’ndeki topluluklar arasında onbinlerce silahsız insanı öldürüp erzak yağmaladılar ve yerel halkı itaat etmeye zorladılar. Ertesi yıl Nijer, resmen Fransız Batı Afrikası’na dahil edildi. Sadece Birni-N’Konni adlkı yerleşimde bir günde yaklaşık 400 kişi katledildi. Misyonun güzergâhı boyunca uzanan Tibiri, Zinder ve daha küçük topluluklar da dahil olmak üzere tüm köyler yakılıp yağmalandı ve girişlerine cesetler asıldı. Hayatta kalanlardan bazıları komşu Nijerya’ya kaçtı ve bir daha geri dönmedi. Paris, 1899 Temmuz ayında bir başka albay görevlendirip katliamları sona erdirmek için görevlendirdiğinde, yeni subay katliamcı Fransız askerlerince vurularak öldürüldü.

Macron özür dileyip duruyor

Son yıllarda, kıta genelinde Fransız karşıtı duygular yükselirken, Fransa Afrika’daki tarihi yanlışlarıyla yüzleşmeye başladı. 2021’de Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Fransa’nın Ruanda soykırımındaki sorumluluğunu kabul etti. Ertesi yıl, 1945’te Setif’te on binlerce Cezayirli sivilin katledilmesini kabul etti. Mayıs 2023’te, 1947 Madagaskar ayaklanmasının acımasızca bastırılması için resmi bir özür yayınladı.

Fransız okul kitaplarında yer almayan ve Nijer’in ulusal müfredatında ancak silik bir şekilde hatırlanan Voulet-Chanoine sorumlulşuğunu kabul etme konusunda Paris’te isteksizlik söz konusu. Katliam mağduru topluluklarla çalışan İngiliz-Senegalli avukat Jelia Sané, davanın Nijeryalı tarihçiler tarafından yazılan belgelere ve katliamcı komutanların kendi raporları da dahil olmak üzere sınırlı arşiv materyallerine dayandığını söyledi. Nijerliler, vahşetin gerçek boyutunu ortaya çıkarmak için resmi arşivlere erişim talep ediyor.

BM özel raportörüne verdiği yanıtta Fransız hükümeti, vahşeti ne inkâr etti ne de kabul etti; ancak uluslararası hukukun geriye yürümezliği ilkesine atıfta bulunarak, ihlal ettiği değerlendirilen tüm anlaşmaların olayın meydana gelmesinden çok sonra onaylandığını belirtti. Dava bulguları bir sonraki BM insan hakları raporuna dahil edilecek ve Ekim ayında Genel Kurul’a sunulacak. Tarihçiler, bunun kıta çapında tazminat tartışmalarını teşvik edebileceğini söylüyor.

Afrika Birliği, katliama uğraya toplulukların on yıldır devam eden lobi faaliyetlerinin ardından 2025’i Tazminat Yılı ilan etti. Almanya, 2021 yılında Namibya’daki sömürge dönemi soykırımlarını resmen kabul etti ve sembolik bir uzlaşma biçimi olarak 30 yıl boyunca 1,1 milyar avroluk yardım sözü verdi; ancak buna tazminat veya telafi demekten kaçındı. Maddi tazminat konusu, mağdurların kesin sayısı bilinmediği için topluluklar tarafından henüz ele alınmadı. Afrikalılar “biz dilenci değiliz” diyorlar. “Tazminat talebimiz sistematik olarak bize para verilmesi değil, her şeyden önce Fransa’nın insanlığa karşı suç işlediğini kabul etmesidir, ve ancak bu kabul edildiğinde diyaloğa hazır olacağız” düşüncesi hakim.

Bu arada Fransa eğitim bakanı, Nijer’e “bu üzücü olaylar konusunda” anıt heykel yapılmasında yardım edebileceklerini iletti. Nijer %99 Müslüman nüfusa sahip bir Batı Afrika ülkesi.

A Brutal Genocide in Colonial Africa Finally Gets its Deserved Recognition

İLK YORUMU SİZ YAZIN

Hoş Geldiniz

Üye değilmisiniz? Kayıt Ol!

Hemen Hesabını Oluştur

Zaten bir hesabın mı var? Giriş Yap!

Şifrenizi mi Unuttunuz

Kullanıcı adınızı yada e-posta adresinizi aşağıya girdikten sonra mail adresinize yeni şifreniz gönderilecektir.