Papazın gözü Paşinyan’ın koltuğunda
Ermenistan başbakanının yeni rakibi Azerbaycan’la sınır anlaşmasına karşı çıkan fanatik başpsikopos Galstanyan ülkede iktidara talip.
26 Mayıs 2024 Uyananinsan.com
Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, 16 Mayıs’ta yapılan kabine toplantısında açılış konuşmasında Azerbaycan’la tartışmalı sınır belirleme anlaşmasının büyük bir başarı olduğunu söyleyerek övmesi ve bunun ardından sınırdaki dört köyün Azerbaycan’a teslim edilmesini sağlaması ardından fanatik Ermenilerce yoğun baskı altında. Yapılan anlaşmaya karşı çıkan yüzlerce protestocu, bir haftadır polis tarafından kordon altına alınan hükümet binasının önünde eylemler yapmakta ve büyük çaplı gösterilerle tehdit etmekte. Ermenistanlı aşırılık yanlıları Aşagı Eskipara, Heyrimli, Bağnış Ayrım ve Kizilhacılı köylerinin asıl sahibine iadesi ardından Paşinyan’ın ülkeyi Türkiye ve Azerbaycan’a sattığını iddia ediyorlar.
Eylemciler siyasilerden yeterince güçlü bir aday bulamamaları ve son seçimleri kaybetmeleri ardından umutlarının bir papaza bağladılar: Başpsikopos Bagrat Galstanyan. Ermeni Ortododoks ruhban kişisi, ülkenin Makaryos’u olma yolunda çağrılara olumlu cevap verdi ve gösterilere katılmaya başladı. Türk düşmanlarının etrafında birleşmeye başladıkları papaz, heyecan verici etkin konuşmalar yaparak halkı coşturmayı başarıyor. Görev yaptığı bölge nedeniyle hareketine Tavuş Hareketi adı verildi.
Karizmatik din adamı Başpiskopos Bagrat Galstanian liderliğindeki protestocular, Paşinyan’ın güvenlik politikaları nedeniyle istifasını talep ederek Azerbaycan’a “tek taraflı toprak imtiyazı” dedikleri şeye karşı çıkıyorlar. Başpsikopos seçimlerde aday olduğunu ilan etti. İktidara gelirse Azerbaycan’la ve Türkiye ile mücadele edeceğini ve silahlanacağını bildiren Ermeni Ortodoks Kilisesi papazı, Amerika ve Avrupa’daki diyaspora Ermenilerin de desteğini toplamaya başladı.
Ermenistan bir yandan anlaşmalar imzalayıp zaman kazanmaya çalışırken bir yandan da eski dostu Fransa’dan ve yeni müttefiki Hindistan’dan ağır silahlar alıyor. Bu hafta teslim edilen dört köy önem içermese de Gürcistan’dan gelen boru hattı ve karayoluna bitişik olmaları nedeniyle büyük startejik öneme sahipler.
